İhtiyaç nedeniyle tahliye davasında, yazlık konut gibi mevsimlik kullanılan konutlar ihtiyaç olarak kabul edilmiyordu. Ancak Yargıtay’ın emsal kararları ile yazlık konut ihtiyaç niteliğine haiz kabul edilmiş olup, TBK md.350 hükmü yazlık konutlar için de uygulanmaktadır.
Kanuni Düzenleme ve Emsal Karar
TBK md.350: ‘’Kiraya veren, kira sözleşmesini; Kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa…’’ ve ‘’belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açacağı dava ile sona erdirebilir.’’
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 2014/13336 E. ve 2015/39 K. sayılı kararı: ‘’Yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olup, kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekmektedir.’’
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 2014/11405 E. ve 2014/11609 K. sayılı kararı: ‘’Dava, akde aykırılık ve ihtiyaç nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı yazlık konut ihtiyacına dayanarak kiralanan taşınmazın tahliyesini talep etmiştir. TBK, kiraya verene kiralananı kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişilerin konut ihtiyacı için tahliye isteme hakkı tanımıştır. Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Bu ilkeden hareketle taraflara yazlık ihtiyacına yönelik delillerinin ibrazı için imkan tanınarak dava konusu taşınmazın bulunduğu yer ve mimari yapısı itibariyle yazlık nitelikte olup olmadığı hususunun araştırılması gerekir.’’
Uygulama
1) Belirli süreli kira sözleşmelerinde, sözleşme bitiş tarihinden en az 15 (on beş) gün önce kiracıya bildirimde bulunulması gerekmektedir. Fesih bildiriminde bulunulmaması halinde kira sözleşmesi 1 (bir) yıl süre ile uzar. Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde ise fesih bildirim süresi olan 6 aylık dönemin sona ermesinden itibaren en az 3 ay öncesine kadar kiracıya ihtarname gönderilmesi gerekir.
2) İhtarname şartına uyulduğu takdirde sürenin bitiminden itibaren 1 (bir) ay içinde dava açılması gerekmektedir.
3) Mahkeme tarafından; kiraya verenin yaşam biçimi olarak yazlık ihtiyacı olduğu yönünde delillerin varlığı, ihtiyacın gerçek, zorunlu ve samimi olması ve yazlık konut olduğu iddia edilen konutun konum ve mimari yapı olarak yazlık niteliğine haiz olup olmadığı ve ihtarname şartının yerine getirilip getirilmediği incelenecektir.